Çorbadan şapkaya...

10 Ağustos 2009 Pazartesi

Ancak böyle bir çorba ısıtabilirdi içimi...


Geçtiğimiz hafta Salı gününü tüm gün evde geçirdim. Hani yazmıştım ya vücudum kırgın diye; hemen onun ertesi günüydü, evde dinlenmeyi tercih ettim. İyi de etmişim, kendime geldim, toparladım biraz sızlayan kemiklerimi :). İşte o gün, akşamüstü battaniyem ve kitabımdan ani bir manevrayla ayrılıp biryerlerde not edilmiş olan bu oldukça besleyici ve de soğuk kış günlerinde höpürdetmek :P için birebir olan çorbayı yaptım. Çorbayı, sevgili Münevver'den tarifini alıp üstüne kendi tarzını ve malzemelerini de katan canım İpek'ciğimin usulüyle denedim. Tarif buradan olduğu gibi alındı ve uygulandı. Yok yok, ufak ve DE zorunlu bir değişiklik oldu, unutmadan yazayım. Patates kalmamıştı evde, havuç kullanıldı onun yerine :). Sonuçta tattığım, malzemesiyle, görüntüsüyle, besleyiciliğiyle ve de lezzetiyle çooook zengin bir çorbaydı. Annelerin çocuklarına yapmaları için muhteşem bir tarif daha! Münevver'e ve İpek'e teşekkür ederim. Şimdi bunları yazarken bile içim ısındı :).

Şu sıralar eski kitap okuma düzenime yeniden dönüyor gibiyim. Bir dönem ucu ucuna okuduğum kitaplar kütüphanede dizili dururken...bir dönem de hiç kitap okumadan geçirdiğim günle(eee)r vardır... Ancak mesleğim gereği okuduklarımı saymıyorum tabii, isteseniz de istemeseniz de okumadan yapamayacağınız bir mesleğe sahipseniz, kitaplar bazen sizin üstünüze üstünüze gelebilir :). Şimdilerde işte tam da bu mesleki olarak okuma zorunluluğunun getirdiği baskı yanıda polisiye okuyarak dinlendiriyorum kafamı. Metroda-trende, bir doktor randevusu öncesi beklerken veya akşam uyku öncesi yarım saat kadar (dayanabildiğim süre bu-uyku saati öncesi kitap okumak bana uykuya dalmak açısından çok iyi geliyor galiba)... Geçenlerde İpek ile konuşurken okumak istediğimiz bikaç kitaptan bahsettik. Alınacak ve okunacak kitaplar listem de uzamakta, bir hale yola koymalı bu listeyi de.

Blog dünyasının sobeleri meşhurdur. Ben de iki arkadaşım tarafından herbiri içinde birçok konuyu barındıran sobelerle görevlendirildim :)). Üzerinde bir miktar mesai harcanması gereken bu sobeleri haftasonuna bırakıyorum. Denenecekler listesine bir-iki tik atabilmek için rutinim dışında mutfağa girerek sobelerin yanına yeni tarifler de ekleyebilirim. Bu da sobelerle birlikte yeni tarifler anlamına gelebilir. Tamamı ile denemelerden alacağım sonuca bağlı bu :).

Bir de hernekadar kolumdaki sinir sıkışması henüz iyileşmemiş ve kendini sıkça bana acı vererek hatırlatıyor ise de, şapka örmek istiyorum kendime bu aralar. Öncelikle rengine karar vermeliyim sonra modeline sonra da uygulamaya geçmeliyim. Dışarıda tonla güzel hazır şapka satılıyorken neyse bendeki bu örme hevesi? Daha önce de yazmıştım ya iki ilmek dürtmek :) bazen rahatlatır insanı. Vakit buldukça. Gelecek kışa yetişir belki...
Resim, www.etsy.com sitesinden alıntıdır.

Benzer Yazılar



0 yorum:

Yorum Gönder

Yemek Tarifleri Copyright © 2011